Bu, AI tarafından çevrilen bir gönderidir.
#Pazarlama - Pazarlamacıların takvimleri boşluk bırakmaz.
- tr Writing language: Korece
- •
- tr Referans Ülke: tr Tüm ülkeler
- •
- BT
Dil Seç
Text summarized by durumis AI
- Promosyon planlaması sırasında karar verme sürecinde zaman kaybetmemek için, müşteri tepkisini belirlemek için çeşitli testler yapılmalı ve iç görüşler yerine müşteri görüşleri önceliklendirilmelidir.
- Ayrıca, öngörülemeyen durumlar için, pazarlama takvimini kullanarak çeşitli etkinlik tarihlerini ve satış dönemlerini önceden planlamak ve son tarihler belirleyerek hazırlık süresi sağlamak gerekir.
- Pazarlama, zaman savaşıdır; bu nedenle, yeterli hazırlıkla riskler azaltılmalı ve etkili pazarlama stratejileri oluşturmak için öngörü ve ölçüm yapılmalıdır.
Pazarlama yaparken, zamanınızın çoğunu ayırdığınız şeylerden biri de promosyon planlamasıdır.
Promosyon (Promotion), ürün veya hizmet satışı için yürütülen reklamcılığı içeren bir tanıtım veya teşvik aktivitesidir. Alanında promosyondan bahsederken, genellikle indirimler, kampanyalar ve etkinlikler kullanılır.
Bu promosyonlar, stoğu hızlı bir şekilde tüketme, mevsimsellik veya etkinlik takvimleri nedeniyle çok zamanınızı ayırmanıza neden olur. İşe yaramasa bile zamanınız çabucak geçiyor, sezonları ve tarihleri kaçırarak doğru promosyonları yapma ve fırsatları kaçırma riskini alıyorsunuz.
>
Neden böyle?
Neden her zaman bayramları, Sevgililer Günü, Paskalya, Cadılar Bayramı gibi önemli günleri kaçırarak gelir elde edemiyor ve zarar görüyoruz?
İlk sorun, hızlı karar vermeme problemimiz.
Bu etkinlikler iyi mi? Bu metin nasıl? Bu görüntüyü kullanabilir miyiz? Ürün görsellerini yeniden mi çekmeliyiz? gibi planlamaya çok fazla zaman ayırıyor ve herkes sürekli olarak tartışıyor. Bu da reklamın yayınlanması gereken zamanı kaçırmamıza neden oluyor.
Yani iletişim için zaman ve para harcıyoruz.
İletişim maliyetini özellikle vurgulamasının sebebi, insanların promosyonun uygun zamanda, uygun fiyata ve uygun yerde gerçekleşmesi gerektiğini bilmelerine rağmen, özellikle 'zaman' konusunda birçok fırsat maliyetini kaybetmeleri. Asıl sorun zaman olunca, kaç kere söylense azdır, çünkü çok önemli bir alandır.
Photo by Markus Spiske on Unsplash
Peki, bu iletişim maliyetini azaltabiliyor muyuz?
Benim durumumda, karar verme yetkisini içeride tutmaktan kaçınmaya çalışıyorum. Aslında, unutmamamız gereken önemli bir faktör, sattığımız ürün veya hizmetin değerlendirmesinin yalnızca müşteri tarafından yapıldığıdır.
Bu nedenle, tüm kararların dışarıdan yapıldığını varsayarak mümkün olduğunca çok sayıda test tasarlıyoruz. Burada dikkat edilmesi gereken şey, çok sayıda testtir. Çok sayıda test yapmak için çok sayıda planlama yapın demek değil, tam tersi, minimum değişkenlerle çok sayıda test yapın demek.
Örneğin, müşteriye A veya B'den hangisini seçeceği sorulduğunda, A ve B arasındaki farklar çok fazla olmamalıdır. A ve B arasındaki farklılıklar fazla olduğunda, müşteri A etkinliğine daha fazla ilgi gösterirse, A'nın B'den daha iyi olduğunu net bir şekilde fark edemezsiniz. Neden iyi performans gösterdiğini anlayabileceğiniz şekilde, minimum değişkenlerle doğru veriler elde etmek için çok sayıda test yapmalısınız. Aksi takdirde, sonraki promosyonda yine yeni planlama yapmak zorunda kalırsınız.
Bu nedenle, promosyonlarda çok sayıda planlama sunmak yerine, büyük bir başlık, yani tek bir kaynaktan minimum değişkenlerle çok sayıda test yapmanız daha etkili olur.
Bu iletişim maliyetinin azaltılması gerektiği konusuna geri dönersek, promosyon planlama hakkında birkaç ipucuyla devam edelim.
Tüm başarıları müşteri değerlendiriyor ve yanıtlıyor. İçeride kendi aramızda tartışacağımız zamanı azaltıp uygulamaya daha fazla zaman ayırırsak, daha iyi bir promosyon ve dolayısıyla gelir üzerinde olumlu bir etki oluşturacaktır.
İkinci sorun, hazırlıklı olmamak.
Yukarıda bahsettiğimiz probleme benziyor, ancak ikinci sorun da zamanla ilgili. Ancak farklı olan şey, birçok pazarlamacının günlük işlerine dalıp geleceği düşünmekte zorlanması, bu yüzden hazırlık eksikliği daha önemli bir nokta haline geliyor.
Hazırlık eksikliği mi?
Pazarlamada en önemli şey, satışı destekleyen eylemdir. Yani müşteriden istediğiniz davranışı göstermesini sağlamak önceliklidir. Bu yüzden görünmeyen pazarlamacıların dikkat etmesi gereken şeylerden biri 'risk yönetimi'dir.
'Risk yönetimi pazarlamacıların işi mi?' diye sorabilirsiniz. Pazarlamacıların başarısının uzay aracı fırlatma gibi yukarı yönlü bir eğri çizdiği başarı hikayelerini çok duyuyoruz. Bu yüzden birçok kişi, pazarlamaya başlarken bir şeyler patlamasını bekliyor. Ama gerçeklik, başarı başka birinin hikayesi. Hedefimiz sürekli yükselen göstergeler olmalı.
Çoğu sektörün yoğun sezon ve sakin sezonları vardır. Yoğun sezon ve sakin sezonları olmayan sektörler de vardır, ancak bu durumlar özel durumlar dışında, sakin sezonlar yaşanır. Sakin sezonlarda veya herhangi bir özel durumda pazarlamacılar her zaman performans baskısı altında kalır.
Pazarlamacılar, her zaman yükselen göstergeler yaratmak için, ne zaman meydana geleceğini bilmediğimiz risklere hazırlıklı olmalıyız. Ve bu risk, hazırlandığımızda ortadan kalkıyor.
Peki, nasıl hazırlanacağız?
Birçok pazarlamacı, deneyim kazandıkça kendi pazarlama takvimlerini oluşturuyor. Herkes için farklı olsa da, sektörlere göre farklı olsa da, temelde bir takvim kullanarak belirli bir düzeyde planlama yaptıkları ortak nokta. Bu da, pazarlama takvimini kullanarak, o yılki pazarlama planını daha az çok tahmin edebiliyor ve ona göre hareket edebiliyoruz.
Hazırlanmak için, özellikle neler olacağını önceden tahmin veya ölçmek, farkında olmak gerekiyor.
Bu nedenle, pazarlama takvimi oldukça doğal bir aktivite haline geliyor.
Peki, pazarlama takvimi nasıl oluşturulur?
İlk adım, tarih kaydı. Ülkemizde, 1 yıllık döngüde 4 mevsim (artık kış ve yaz dışında bir şey yok gibi) belirgindir ve büyük bayramlar olarak Çin Yeni Yılı ve Kurban Bayramı vardır. Bu tarihleri temel alarak, takvimde gerekli tarihleri kontrol ediyoruz. Bunun dışında, her sektöre göre öncelikli tarihler varsa, bunları da kaydediyoruz.
Böylece, önemli etkinlik tarihlerini kontrol ettikten ve kaydettikten sonra, ikinci adım, bu tarihlere bağlı olarak satış dönemini tahmin etmek. Örneğin, Kurban Bayramı var, diyelim ki satış süresi yaklaşık 2 hafta sürdü.
Son olarak, bu satış dönemine kadar planlama, tanıtım materyalleri ve ürün yapılandırması tamamlanmış olmalı ki, pazarlamacıların yapması gereken şeylere ilişkin son tarihleri belirlemek kolaylaşsın. Yani son adım, hazırlık için gerekli süreyi belirlemektir.
İlginç bir şekilde, bu pazarlama takvimini hazırlarken, yapmamız gereken şeylere ilişkin son tarihler göz önüne seriliyor ve bu da kolay planlama ve sorunsuz çalışan promosyonlara yol açıyor.
Pazarlama her zaman bir zaman oyunudur. Kim daha fazla zaman kontrolü sahibiyse, o kazanır. Daha fazla hazırlıkla riskleri azaltın, yeterli hazırlık, tahmin ve ölçümdeki görüşü genişletir, böylece işe koşturulmaz ve uygun bir performans yaratılır.
Bu nedenle, iyi çalışan pazarlamacıların takvimlerinde boşluk bulunmaz. Takviminizde çok fazla boşluk varsa, hemen takvime önemli etkinlik tarihlerini eklemeye başlayın.